Cami ve hayat
TÖREN YAPILDI
Programa Vali Yardımcısı Şahin Arsal, Belediye Başkan Yardımcısı Halil Danacı, kamu kurum il müdürleri, sivil toplum kuruluş temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti sonrası programın açılışında konuşma yapan Müftü Yıldırım, “Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nda “Cami ve Hayat” konusunun ele alınması kararlaştırılmıştır” dedi. Bu yılda 01-07 Ekim tarihleri arası “Camiler ve Din Görevlileri Haftası ” olarak kutlanmaktadır. Başkanlığımızca bu yıl mezkûr çerçevede 2019 yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nda “Cami ve Hayat” konusunun ele alınması kararlaştırılmıştır” dedi.
KATKI SAĞLANACAK
Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle açıklamada bulunan İl Müftüsü Şahin Yıldırım, “Camilere olan ilgiyi artırmak, bağlılığı pekiştirmek, camilerin önemini daha etkin bir şekilde anlatmak, camilerin yıllık genel temizlik, onarım, bakım ve tamiratını her kesimle işbirliği yaparak gerçekleştirmek üzere Diyanet İşleri Başkanlığının organizesinde her yıl olduğu gibi Hafta boyunca gerçekleştirilecek etkinliklerle İslam tarihi ve medeniyetindeki yeri ve önemi göz önünde bulundurularak camilerin sevgi, bilgi ve birlik mekânı olduğuna dikkat çekilecek, insanlar caminin manevi ikliminde buluşmaya davet edilecek, camiyi; dînî, toplumsal ve mîmârî yönü ile hayatın merkezine taşımanın önemi üzerinde durulacak, böylece camilerimizin tarihte yüklendikleri misyonun tekrar canlandırılmasına katkı sağlanacaktır.
CAMİ BİLGİSİ VERDİ
Camiler, İslam toplumunun hayatiyetini devam ettirebilmesi için ihtiyaç duyulan tarihi birikimi ve tecrübeyi yansıtan toplumsal birer bellek hüviyetindedir. Tarihi tecrübe göstermiştir ki; mabedini kaybeden yerleşim yerleri kimlik kaybına uğramış ve belleğini yitirmiştir. Bu şehirler, her ne kadar medeniyetin fiziki unsurlarına sahip gözükseler de medeniyetin manevi değerlerinden yoksun yerler haline gelmiştir. Modern dönemde şehirlerimizde caminin merkezi konumunun her geçen gün zayıfladığı müşahede edilmektedir. Zira insanların hayatını ve önceliklerini büyük ölçüde popüler kültür, sosyal medya ve kitle iletişim araçları belirlemekte, geleneksel müesseseler bu süreçte hayatın kıyısında kalabilmektedir. Son yüzyılda insanlar, köyden kente göç ile birlikte ortaya çıkan hızlı şehirleşme ve bu durumun beraberinde getirdiği sosyal problemler ile yüzleşmek durumunda kalmıştır. Nüfusu milyonlara ulaşan şehirlerde camilerimiz, modern insanın anlam arayışına ve ihtiyaçlarına istenilen düzeyde cevap verememekte, kendisinden beklenen fonksiyonlarını yeterince icra edememektedir. Bu nedenle dinî ve sosyal fonksiyonlarıyla toplumun farklı kesimlerine hizmet sunacak bir cami ve hizmet modelinin geliştirilebilmesi her geçen gün ehemmiyetini artırmaktadır” dedi.