Bu haber 470 kere okunmuş. 26.10.2019 Cumartesi 08:56

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

Kırıkkale ve Keskin'de yaşanmış öyküler Hasret ve İz romanlarının yazarı Canan Tan Kırıkkale Kültür Merkezinde söyleşi ve imza gününde hayranlarıyla buluştu. Tan, imza töreninden önce programa katılan öğrencilerin sorularını cevapladı. Her zaman tiyatrocu olmak istediğini belirten Tan, bu hayalini kitaplarında yaşattığını belirtti.

SÖYLEŞİYE KATILDI

Kültür merkezinde gerçekleşen söyleşi ve imza gününde Kırıkkale Valisi Yunus Sezer'in eşi Canan Sezer, İl Kültür ve Turizm Müdürü Aydın Demiröz, Hacılar Belediye Başkanı Mehmet Koyuncu, çok sayıda köşe yazarı, eğitimciler, öğretmenler ve öğrenciler programa yoğun ilgi gösterdiler. Keskin ilçesinde yaşanmış öyküleri Hasret ve iz romanı hakkında bilgiler veren Tan, katılımcılara bu romanın hikayesini anlattı. "Hasret, en büyük esaret... Canan Tan’ın yeni romanı Hasret, mübadele öncesinde başlayıp hasretle sonuçlanan derin bir aşkı ve ayrılığı anlatıyor HASRET mi, ÖLÜM mü deseler, Ölümü seçerdi. Tereddütsüz... Hiç gözünü kırpmadan. Ama ona soran olmadı ki... Çok satanlar listesinin en önemli müdavimlerinden Canan Tan’ın yeni romanı Hasret, geçmişin toplumsal çalkantıları içinde yarım kalmış, parçalanmış, kırık bir aşk hikâyesini anlatıyor. Gerçek bir yaşam hikâyesinden alınan ve mübadele döneminde onulmaz bir hasrete mahkûm olan bu aşkın izleri Cumhuriyet öncesine uzanıyor.

KESKİNLİ KAHRAMAN

Romanın başkahramanı, 1920’lerde Kırşehir’in Keskin ilçesinde yaşayan Tacettin adlı bir genç. Köklü ve varlıklı bir aileye mensup olan Tacettin’in en yakın iki arkadaşından biri Rum (Aris), diğeri Ermeni’dir (Artin). Tacettin, arkadaşlarıyla gittiği tavernada, mekânın sahibi Omorfia’nın kızı Patricia’ya âşık olur. Tacettin’in ailesi bu ilişkiye şiddetle karşı çıkar. İlişkileri devam ederken Patricia hamile kalır ve oğulları Ali dünyaya gelir. Bu arada Kurtuluş Savaşı başlamış, tüm ülkede olduğu gibi Keskin’de de Rumlarla Müslümanlar arasında gerginlikler baş göstermiştir. Lozan Antlaşması öncesinde, mübadele sözleşmesi imzalanır. Keskin’deki Rumlarla birlikte Patricia, annesi ve üç yaşındaki Ali de Yunanistan’a gönderilir. Tacettin derin bir hüzne düşmüştür. Selanik’e gelen Patricia, Omorfia ve Ali ise bu şehirde zorlu ve yeni bir hayata başlayacaklardır. Canan Tan’ın Doğan Kitap etiketiyle yayımlanan yeni romanı Hasret, parçalanan bir aşkın toplumsal arka planını çarpıcı bir şekilde çizerek, bugünün tartışmalarına da bir gönderme yapıyor. Romanın odağında aşk duruyor, din, dil, ırk gözetmeden. Ayrılık keskin bir bıçak gibi ayırıyor âşıkları. Gözyaşı romanın kahramanları kadar okuru da esir alıyor zaman zaman. Yaşanmış hikâyelerin tüm gücünü ve etkisini gözler önüne seriyor Hasret” dedi.

CANAN TAN KİMDİR?

Yazar Canan Tan, 1951 yılında Başkent Ankara’da dünyaya gelmiştir. Lise yıllarında başlayan edebiyat ilgisi çeşitli yarışmalarda aldığı birincilikler, yazarın bu yoldaki en büyük destekçisi olmuştur. Canan Tan’ın edebiyata olan ilgisi yazarın lise çağlarında ortaya çıkmıştır. Üniversite sınavında dereceye girmesinin ardından, yakınlarının tavsiyesi ile tıp fakültesinde öğrenim görmeyi tercih etmiştir.  Yazar daha sonra İzmir’e taşınmıştır ve burada öykü yarışmalarına göndermiş olduğu çeşitli yazılar ile ödül almaya başlamıştır. Canan Tan, aynı zamanda, Hürriyet Ege ve Yeni Asır’da (İzmir) konuk köşe yazarı olarak güncel yazılar, Milliyet Pazar’da mizahi yorumlar yazarak dikkat çekmiştir. Canan Tan, 1996 yılında Aziz Nesin’in birinci ölüm yıl dönümünde İnkılap Yayınevi’nin düzenlediği mizah öyküleri yarışmasına katılmış ve İster Mor, İster Mavi adlı hikayesi ile birinci olmuştur ve yarışmayı kazandığı öykü, kitap olarak basılmıştır. Canan Tan, böylece ilk kitabını yayınlamıştır. Yazar, bu eseri ile Türkiye’de mizah öyküleri kitabı olan ilk kadın yazar unvanını elde etmiştir. Canan Tan’ın kazandığı ödüller arasında Rıfat Ilgaz Gülmece ödülleri de mevcuttur. Mizahi tarzda yazılarla kendini kanıtlamış olan yazar kısa zamanda çocuk kitapları da yazmaya başlamıştır. Yazar, mizah türünde ve çocuk edebiyatındaki çalışmaları hakkında “Yarışmalar ve ödüller önemliydi benim için. Okunmaya değer bir şeyler yazdığımı öncelikle kendime kanıtlamak istiyordum çünkü. Mizah öyküleri ve çocuk kitaplarından önce klasik öykü ya da roman dosyam kitaplaşmış olsaydı, ilk günden, öykücü ya da romancı diye anılacaktım. Plansız ve programsız atılan adımlar, gerçek çizgimden uzak tuttu beni.” Sözlerini dile getirmiştir.  Yazar 2002 yılında yetişkinler için olan ilk romanı olan Çikolata Kaplı Hüzünler’i yayımlamıştır. Canan Tan, 2013 yılında ise kendi okur kitlesini oluşturmaya başlayacağı kitabı olan Piraye’yi yayımlamıştır.  Canan Tan, daha sonra diğer romanlarını yayımlarak geniş bir okuyucu kitlesi oluşturmuştur. Yazar, artık hiçbir yarışmaya katılmayacağını belirtirken okuyucu ile arasındaki bağı şöyle anlatmıştır: “Hiçbir yarışmaya katılmıyorum artık. Benim için en büyük ödül, okurlarımın her geçen gün çığ gibi büyüyen sıcacık ilgisi sevgisi...”  Canan Tan Eserleri: Piraye, En son Yürekler Ölür, Aşkın Sanal Halleri, Söylenmemiş Şarkılar, Çikolata Kalpli Hüzünler,Yüreğim Seni Çok Sevdi, Sokaklardan bir Ali, İz, Issız erkekler Korosu, Hasret, Pembe ile Yusuf.